Dijital çağın hızına uyum sağlamak artık birçok kişi için zorlayıcı bir hâl aldı. Sağlık ve iyi olma hâline yönelik yüksek teknolojili uygulamalar art arda hayatımıza giriyor. Hiperbarik odalar, kriyoterapi, fotobiyomodülasyon kapsülleri, IV damlaları, tam vücut taramaları, beyin haritalama testleri ve epigenetik analizler… Chenot Palace (Weggis), Londra’daki Surrenne, Neko Health Centre, Lanserhof at the Arts Club gibi merkezler, kişiye özel verileri yorumlayan dijital “AI agent” koçluk sistemleriyle birlikte çalışıyor. Tüm bu yöntemlerin ortak noktası, bedenin potansiyelini artırma ve uzun ömür arayışını teknoloji üzerinden okumak.
Ancak aynı dönemde, buna karşı güçlü bir karşı hareket doğuyor: Analog yaşam. Global Wellness Institute araştırma direktörü Beth McGroarty, 2025’te insanların doğayla bağlantı kurarak telefonlarından uzaklaşmak istediğini belirtiyor. Orman yürüyüşleri, wild swimming, detox kabinlerinde konaklamalar, mindful doğa yürüyüşleri ve “back-to-basics” pratikler giderek daha fazla tercih ediliyor. McGroarty bu eğilimi “soft care” olarak tanımlıyor; erişilebilir, sezgisel ve insani bir bakım biçimi.

Dijital yorgunluğa karşı gelişen bu yaklaşım, özellikle Gen Z’de kültürel bir fenomen haline geliyor. JOLO (joy of logging off) kavramı gençler arasında yaygınlaşıyor. Dinleme barları, aktif kitap kulüpleri, sauna ve okuma buluşmaları, hatta endüstri öncesi becerilere dönüş -çobanlık, nalbantlık gibi- yeniden ilgi görüyor. 2023 Mindbody raporuna göre gençlerin yaklaşık dörtte biri wellness uygulamalarını “başkalarıyla bağ kurmak” için kullanıyor.
Doğayla etkileşimi temel alan iyilik pratiği, Off-Season (Ibiza) gibi merkezlerde nefes çalışmaları, yoga, ses terapileri ve doğa yürüyüşleriyle birleşiyor. Kurucusu Florence Huntington Whitely, tükenmişliği iyileştirmenin bir yolunun hayvanlarla temas ve kırsalda geçirilen basit anlardan geçtiğini vurguluyor.
Öte yandan, “offline” olma arzusuna kolektif bir yorum getiren Sanctum hareketi, sessiz disko atmosferini kundalini yoga, HIIT, mindfulness ve dansla birleştirerek açık havada “komünal bir coşku” yaratıyor. Amsterdam ve Londra’daki buluşmalarında katılımcılar hem kendileriyle hem de toplulukla yeniden bağlantı kuruyor.
2025’in wellness dünyası bir uçtan diğerine uzanıyor. Bir tarafta yüksek teknolojiyle optimize edilen bedenler, diğer tarafta yavaşlık ve doğallığa dönüş. Bu iki kutup arasındaki geniş alan, modern insanın iyilik hâlini yeniden tanımladığı yere dönüşüyor.
Görseller:
1. Kapak, Image credit: Courtesy of Chenot
2. Image credit: Deniz Altındaş / Unsplash